Bu hikayelerde Dünya’nın içi iklimi nedeniyle bambaşka gerçeklikler, bilinmeyen yaratıklar ve teknolojiler vadeder bize. Denizciliğin gerçek bir kahramanlık gerektirdiği, maceralar ve keşifleri beraberinde getirdiği bir dönemde olduğumuzu unutmamak gerektir. 18. yüzyıl bitmekte, 19. yüzyılın sanayileşmiş dünyası yeni yeni kendini göstermektedir. Denizler de artık bildiğimiz denizler değil, çok daha fazlasını vadeden derinliğiyle uygar denizciye artık daha ulaşılabilirdir…
Mahlas bir isim olan Adam Seaborn, kendi hikayesini anlatır bu roman aracılığıyla bize. Seaborn’un tahminen gerçek bir denizci olan ve denizcilik kitaplarıyla ünlü olan Nathaniel Ames olduğu yüzyıllar sonra yapılan araştırmalar sonucu tespit edilmiştir. Dolayısıyla, kitaptaki terimsel zenginlik ve gerçekçi yapısal bütünlük, yazarın kimliğinden kaynaklanıyor diyebiliriz.
Symzonya, yazıldığı dönemde oldukça ünlüdür fakat sonrasında yüzyıl kadar sessizliğe gömülür ve yeniden keşfedilir. Fihrist duyarlılığında olan bizlere de bu önemi büyük eseri Türkçeye kazandırma görevi düşer.
… ve Fihrist, ilhamı bol, iyi okumalar diler.
Adam Seaborn, asıl adıyla Nathaniel Ames (1796–1835), muhtemelen Amerika Birleşik Devletleri’nin ilk bilim kurgu romanı olarak kabul edilen Symzonya: Bir Keşif Yolculuğu da dâhil olmak üzere, denizcilikle ilgili kurgu ve kurgu dışı birçok kitabın yazarıdır. A Mariner’s Sketches (1830), Nautical Reminiscences (1832) ve An Old Sailor’s Yarns (1835) gibi önemli eserlerin de yazarı olan Ames’in 1820’de anonim olarak yayınlanan elinizdeki kitabın da yazarı olduğu düşünülmektedir.