Komünist Manifesto
ამ ელწიგნის შესახებ
Bugün Marxçı hareketin temel belgesi ve devrimci bir klasik sayılan Komünist Manifesto´yu, Marx ve Engels´in daha sonraki basımlara yazdıkları önsözler eşliğinde, Celâl Üster ve Nur Deriş´in 1978´de yaptıkları çevirinin gözden geçirilmiş basımıyla ve Manifesto´nun Türkiye ve Türkçedeki serüvenine ışık tutan bir önsözle sunuyoruz ...
შეფასებები და მიმოხილვები
ავტორის შესახებ
Karl Heinrich Marx, Alman filozof, ekonomist, sosyolog, tarihçi, gazeteci ve devrimci sosyalist. Komünizmin kuramsal kurucusudur. Birçok politik ve sosyal konuda fikri olmakla beraber, en çok Komünist Manifesto’nun (1848) giriş cümlesinde özetlediği tarih analiziyle tanınır: "Şimdiye kadarki bütün toplumların tarihi, sınıf savaşımları tarihidir." Marx, bütün sınıflı toplumlarda olduğu gibi kapitalizmin de kendini yok etmeye yol açacak içsel dinamikler barındırdığına inanırdı; onun düşüncesine göre, nasıl ki kapitalizm eskimiş feodalizmin yerini aldıysa, sınıfsız bir toplum olan komünizm de "devletin proletaryanın devrimci diktatörlüğünden başka bir şey olmadığı" siyasal geçiş sürecinden sonra onun yerini alacaktır. Başka ünlü kitabı “Das Kapital”’dir (1867–1894).
Varlıklı bir orta sınıf ailesinin oğlu olan Marx, Prusya Krallığı’na bağlı Trier kentinde doğmuştur. Bonn ve Berlin Üniversitesi’nde eğitim görmüştür. 1843’te Paris’e taşınmıştır ve radikal bir gazete için çalışırken hayatı boyunca arkadaşı kalan Friedrich Engels ile tanışmıştır. 1849’da Londra’ya sürgüne gönderilmiştir ve sosyal ve ekonomik aktiviteler üzerine teoriler yazmaya devam etmiştir. Marx’ın toplum, ekonomi ve politika üzerine olan teorisi, ayrıca Marksizm olarak da bilinir, insan toplumlarının sınıf çatışması ile ilerlediğini savunur. Kapitalizmi burjuvanın diktatörlüğü olarak betimler. Ona göre toplum sınıfsız bir toplum olacaktır ve üreticilerin özgür işbirliği tarafından yönetilicektir.
Marx insan tarihinin en önemli isimlerinden birisi olarak sayılmaktadır. Marksist Boşeviklerin Rusya'da Ekim Devrimi'ni gerçekleştirmesi bunun en büyük örneğidir. 20. yüzyılda dünyada Marksist düşünce hemen hemen bütün ülkelerde taraftar bulmuştur. Marksizm, akademik ve politik çevrelerde en çok tartışılmış konulardandır.
